Cava’nın Ahşap Tacı: Demak Ulu Camii
Endonezya’nın Cava adasında, pirinç tarlalarının yeşili ortasında, mütevazı bir şehir olan Demak’ta, alışılmışın tamamen dışında, taştan ve tuğladan değil, tamamen ahşaptan yapılmış, katmanlı çatısıyla göğe yükselen bir yapı bulunur: Demak Ulu Camii (Masjid Agung Demak). Bu eser, Orta Doğu veya Anadolu’nun anıtsal taş camilerinden çok farklı olarak, İslam inancının Cava’nın kadim kültürü, mimarisi ve ruhuyla nasıl iç içe geçtiğinin, nasıl yerel bir kimliğe büründüğünün en eski ve en kutsal örneğidir. Endonezya’nın ilk camisi olarak kabul edilen bu yapı, bir ibadethaneden çok, bir adanın İslam’la buluşmasının ahşaptan yapılmış anıtıdır.
Bir Adanın İslam’la Buluşması
Demak Ulu Camii’nin öyküsü, 15. yüzyılda Cava adasındaki siyasi ve dini dönüşümün merkezinde yer alır. O dönemde adanın hakimi olan Hindu-Budist Majapahit İmparatorluğu zayıflarken, Cava’nın ilk İslami devleti olan Demak Sultanlığı yükselmektedir. İşte bu cami, yeni kurulan bu sultanlığın hem siyasi hem de ruhani merkezi olarak inşa edilmiştir.
Ancak caminin asıl manevi kurucuları, Cava’da İslam’ı yayan ve “Wali Songo” (Dokuz Evliya) olarak bilinen dokuz büyük Sufi alimidir. Bu evliyalar, İslam’ı yerel halka kılıçla değil, yerel kültüre ve inançlara saygı gösteren, onlarla bütünleşen bir yaklaşımla yaymışlardır. Demak Ulu Camii de bu yaklaşımın mimari bir yansıması olarak, Wali Songo’nun ortak eseri olarak kabul edilir.
Mimaride Yerel ve İslami Sentez
Demak Ulu Camii, Orta Doğu’nun kubbe ve minare geleneği yerine, tamamen Cava’ya özgü bir mimari dil kullanır.
Pagoda Değil, Meru: Katmanlı Çatı (Atap Tumpang
): Caminin en belirgin özelliği, üst üste binmiş üç katmandan oluşan piramidal ahşap çatısıdır. “Atap Tumpang” olarak bilinen bu çatı formu, bir Çin pagodasından çok, İslam öncesi dönemdeki Cava ve Bali tapınaklarında, kutsal Meru Dağı’nı (Hindu-Budist kozmolojisinde tanrıların evi) simgeleyen “Meru kuleleri”nden ilham alır. Bu, Wali Songo’nun yerel kutsal formları İslami bir mekana nasıl ustaca adapte ettiğinin en parlak kanıtıdır.
Dört Ana Direk ve Efsanesi (Soko Guru
ve Soko Tatal
): Caminin merkezinde, tüm çatıyı taşıyan dört adet devasa tik ağacı direk bulunur. “Soko Guru” (Usta Direkler) olarak bilinen bu direklerin her birinin Wali Songo’dan bir evliya tarafından yapıldığına inanılır. Bu direklerin en meşhuru ise, Sunan Kalijaga’ya atfedilen “Soko Tatal”dır. Efsaneye göre, diğer evliyalar devasa ağaç kütüklerini getirirken, Sunan Kalijaga sadece ağaç yongalarını (talaşları) bir araya getirip mucizevi bir şekilde bağlayarak, bu dördüncü ve en ünlü direği oluşturmuştur. Bu direk, bugün hala caminin içinde görülebilir.
Tropik İklime Uygun Tasarım: Cami, duvarları büyük ölçüde açık, dört bir yandan esintiye izin veren bir köşk (pendopo) formunda tasarlanmıştır. Bu, Cava’nın sıcak ve nemli tropik iklimi için son derece akılcı ve konforlu bir çözümdür.
Endonezya’nın Kalbindeki Yeri
Cava’daki İlk Cami: Demak Ulu Camii, Cava’daki ve dolayısıyla Endonezya’daki ilk sultanlık camisi ve en önemli İslami anıt olarak kabul edilir.
Bir Hac Merkezi: Wali Songo’nun mirasını taşıması nedeniyle, Endonezya’nın dört bir yanından gelen Müslümanlar için en önemli ziyaretgah (hac) merkezlerinden biridir.
Kültürel Uyumun Simgesi: İslam’ın Endonezya’daki yayılışının barışçıl ve yerel kültürle bütünleşen (senkretik) karakterini simgeleyen en önemli mimari eserdir.
Demak Ulu Camii, İslam’ın evrensel mesajının, farklı bir coğrafyada yerel bir ruhla ne kadar güzel ve ne kadar özgün bir şekilde ifade edilebileceğinin ahşaptan yapılmış, yaşayan bir kanıtıdır.
Konum
Demak, Orta Cava, Endonezya
İnşa Yılı
Geleneksel olarak 15. yüzyılın sonlarına (yaklaşık 1479) tarihlenir.
Mimar
Geleneksel olarak, Cava'da İslam'ı yayan dokuz evliya olan "Wali Songo"nun ortak eseri olarak kabul edilir.
İlginç Bilgi
En meşhur özelliği, caminin çatısını taşıyan dört ana direkten (Soko Guru) birinin, evliyalardan Sunan Kalijaga tarafından mucizevi bir şekilde bir araya getirilmiş ağaç yongalarından (Soko Tatal) yapıldığına dair olan efsanedir.
Ziyaret Saatleri
Cami, hem Endonezya'nın en önemli tarihi anıtlarından hem de önemli bir hac (ziyaret) merkezidir. Namaz vakitleri dışında ziyarete açıktır. Ziyaret sırasında yerel geleneklere uygun olarak mütevazı kıyafetler giyilmesi ve saygılı olunması beklenir.